“Terler içinde uyandı. Yine aynı rüyayı görmüştü. Yarışmadan bu yana on gün geçmişti ve hep aynı rüyayı görüyordu. Artık gördüğünü az da olsa anlayabiliyordu. Gri olan yağmurlu bir havadaki gökyüzüydü; ama yuvarlak cisim ile gördüğü haçı bir türlü çözememişti.
Yatağında doğruldu. Rüyalarında bunlar olurken, uyanıkken de ailesini düşünmeye başlamıştı. Annesinin ve babasının bir gemi kazasında öldüğünü, evlat edinildiğini biliyordu. Daha doğrusu, ona anlatılan böyleydi; ama her nedense, Kral'ın öldüğünü duyduğunda, yüreğinde müthiş bir acı duymuştu. ölen bir kraldı, hem de gençliğinde bir çok başarıya imza atmış bir kraldı, ölümüne çok üzülmek doğal karşılanabilirdi; ama o gün hissettiğinin kesinlikle doğal olmadığını biliyor, hissediyordu genç adam.
Hadi kalk artık! üvey kardeşinin sesi ile düşüncelerinden sıyrıldı. İşimiz çok, eşyaları taşımama yardım et, erkenden orada olmalı ve yer tutmalıyız. Babamın beni dövüşürken, yakından izlemesini istiyorum. Bakışları başka yerlere kaydı ve gülümsemeye başladı. Belli ki hoşuna giden bir şeyler düşünüyordu.“
(Arka Kapak)
Kullanıcı Yorumları