Ahmet Ağaoğlu (Şuşa, 1869-İstanbul, 1939) XX. yüzyıl başlarında Kafkasya'da, II. Meşrutiyet ve Cumhuriyet dönemlerinde ise Türkiye'de siyasal ve entelektüel gündem içinde özel yer işgal etmiş bir kişiliktir. Onun aydın kimliği, eylem ve düşünceleri temelde üç ayrı tarihsel dönem/mekân içinde farklı doğrultularda gelişme gösterir. XIX. yüzyıl sonlarında çarlığa bağlı okullardaki yetişme evresinden sonra yükseköğrenim amacıyla gittiği Fransa'da kazandığı oryantalist formasyonun da etkisiyle Fars kültürünün üstünlüğü inancıyla desteklenen İran yanlısı ve Türklük karşıtı bir tutum sergiler.
Ağaoğlu 1905 Devrimini izleyen dönemde çarlığın artan baskıları karşısında Türkiye'ye iltica etmiş ve Osmanlı uyruğuna geçmiştir. Osmanlı İmparatorluğu'nun dağılma sürecini yaşadığı ve Cumhuriyet'in köklü dönüşümlerinin gerçekleştiği yıllar boyunca Ağaoğlu'nun düşünceleri İttihatçı Pantürkizmden Doğu uygarlıkları karşıtlığını içeren bir Batı savunuculuğuna, Kemalist ulusçuluktan liberal bireyciliğe ve Tek Parti rejimi muhalifliğine uzanan oldukça geniş bir yelpaze içinde değişim seyri izlemiştir. Ağaoğlu, içinde yer aldığı ortama göre aidiyeti, rolleri ve savunduğu fikirler değişime uğramış bir aydındır. Rus Azerbaycanı'nda çarlık rejimi aleyhtarı, talepkâr bir “kolonyal aydın“ konumunda bulunan Ağaoğlu, II. Meşrutiyet Türkiye'sinde “emperyal bir bürokrat“a, Cumhuriyet Türkiyesi'nde ise bir “ulus-devlet aydını“na dönüşmüştür.
(Arka Kapak)
Kullanıcı Yorumları