Ergenekon süreci, darbecilerden hesap sorulduğu, sivilleşildiği, demokratikleşildiği yalanı üzerine kuruluydu. AKP ve Gülen Cemaati ortaklığıyla yürütülen bu davalarla düşman belirlenen herkes aynı hukuksuzluğun esiri haline getirildi. Ama sesi boğulanlar yılmadan konuştu. Haksızlığı, hukuksuzluğu, adaletsizliği anlattılar; en çok da iç sesleriyle. Suzan da kendi iç sesiyle “dışarıdaki” birinin “içerisini” anlatıyor; çocukluğundan bu yana geçen onca zaman içinde iktidarlar ve rejimler değişse de, hep aynı insanların aynı nedenlerle hedef alındığını gösteriyor bize. Hedef alınanlar neden hedef alındığını biliyor. Hedef alanların bilmediğini ise Suzan söylüyor bize: “Ama yine de onların bizden beklediği gibi korkuyla yaşamaya boyun eğmedik.”
Kullanıcı Yorumları