Bit Palas bir apartmanın öyküsü... Kötü, rahatsız edici ve giderek artan bir kokunun eşliğinde, 88 numaralı Bonbon Palas'ın sakinlerinin birbirine benzemeyen hayatlarıyla karşı karşıya getiriyor okuru Elif Şafak.
“çok değil, en fazla on beş sene içinde semtin çehresi büsbütün değişmişti. Şimdi artık ana cadde boyunca ak pak, pürnizam porselen dişler gibi yan yana gülümseyen şık apartmanların, yüksek kırat mağazaların, muteber muayenehanelerin altlarında bir zamanlar ve aslında hâlâ yüzlerce mezar olduğunu ne hatırlayan vardı, ne de hatırlatan. Apartmanların çoğunun, tabanları halı kaplı, iç içe iki kapılı, daracık asansörleri vardı. Eğer bu asansörler sadece binaların zemini ile üst katları arasında gidip gelmekle yetinmeyip, daha, daha da aşağılara inebilselerdi, devasa büyüklükte bir pastadan kesilmiş dilimler gibi, tüm kesitleriyle içi seyredilebilirdi sürdürülen hayatın. En altta katman katman yer kabuğu, üstünde pürtük pürtük toprak, derken bir kat unufak edilmiş mezar, incecik bir çizgi asfalt, üst üste birkaç daire, bir kat kırmızı çatı ve hepsinin tepesinde, süsleme amacıyla sıvanmış, her tarafa yayılmış mavimtırak gökyüzü... Zaman zaman birilerinin, 'eskiden buralar hep mezarlıktı' dediği işitilirdi.“
Kitaptan-
Elif Şafak 1971 yılında Strasbourg'da doğdu. ODTü Uluslararası İlişkiler Bölümünü bitirdi, yüksek lisansını aynı üniversitede Kadın çalışmaları Bölümünde yaptı. “Bektaşi ve Mevlevi Düşüncesinde Kadınsılık-Döngüsellik“ konulu master tezi Sosyal Bilimler Derneği'nce ödüllendirildi. İlk (öykü) kitabı Kem Gözlere Anadolu 1994 yılında, ilk romanı Pinhan 1997'de, ikinci romanı Şehrin Aynaları 1999'da, Mahrem ise 2000'de basıldı. Elif Şafak Pinhan ile 1998 Mevlânâ Büyük ödülü'nü, Mahrem ile de 2000 Türkiye Yazarlar Birliği roman ödülünü kazandı. Halen İstanbul Bilgi üniversitesi Karşılaştırmalı Edebiyat Bölümünde araştırma görevlisidir ve ODTü Siyaset Bilimi Bölümünde “Türk Modernleşmesinin Kadın Prototipleri ve Marjinaliteye Tahammül Sınırları“ üzerine doktorasını sürdürmektedir.
Kullanıcı Yorumları