Gazeteci-yazar M. Emin Kazcı, kendine has o derinlemesine bakış açısına yer yer ironi dozu epey artırılmış üslubunu da ekleyerek sosyo-ekonomik açıdan çekilmez kılınan bir ülke manzarası çiziyor bize.
Kah, Robin Hood'un “zenginden alıp fakire veren“ yönetim felsefesinin zıddına olarak ülkede egemen “fakirden alıp zengine veren“ düzene Dooh Nibor düzeni diyor, kah toplum mühendislik gibi içerisinde incelik ve sofistikelik barındıran bir meslekle isimlendirmedeki haksızlığa isyan ederek yapılanları toplum marangozluğu olarak niteliyor.
Ortaçağ Fransası'nda zorla manastırlara kapatılıp rahibe yapılmak istenen Susanne'nin öyküsüyle başörtülü olduğu için okullardan atılıp evlerinde örgü örmeleri öğütlenen Suzan'ların kaderi arasında paralellik kuran yazar, Cuntacı olmaktansa astım olmayı tercih ederken hep devlet hainlerinden sözedilen bir ortamda millet hainlerinin de tanınmasını istiyor. Bilim asayiş sorununa indirgemekten karpuz dilimlemeyi meslek sayan bilumum hilkat garipliklerine de iniyor ve ekliyor: Nasıl ki denizi olmayan eski çekoslavakya'da Deniz Bakanlığı, Bulgaristan'da Kültür Bakanlığı, Rusya'da Adalet Bakanlığı varsa, bizde de insan haklarından sorumlu bakanlık var işte! Bir çırpıda kolayca okuyacaksınız.
(Arka Kapak)
Kullanıcı Yorumları