Kelam yapmak, ilahiyatçının kullandığı araçlar bakımından kültürel bir eylemdir. Kelam yapmak doğası gereği, Kelami argümanların gizlice ya da açıktan göndermede bulundukları, belirli bir toplumsallaşma modeline göre şekillenen bir akıl yapısı içinde konuşmak anlamına gelmektedir. Geleneksel Kelami söyleme bağlı kalarak teoloji yapmak da buna bağlı olarak, geçmişin kolektivist, cemaatçi toplumsallaşma biçimini çaresizce savunmakta eşdeğer sayılmaktadır. Cemaat evrenine ait olan güç, istikrar ve güven gibi kavramlar bugün oldukça farklı bir içerikte algılanmaktadır. örneğin istikrar kavramı, değişim ve ilerleme kavramlarının kazandığı güçlü imaj karşısında sönükleşmeye ve belirsizleşmeye başlamıştır. Bu noktada ilahiyatçının ruh sağlınığını bozan ya da tehlikeye sokan bir durum söz konusudur. Hız insanla, toplumla ve varlıkla ilgili olarak yapılacak olan, anlam sabitlenmelerini olanaksız kılan bir epistemik hava yaratmaktadır. Mekan ve zaman idrakini aşındıran bir süreç işlemektedir. İlişkilerde ve iletişimde yaşanan olağanüstü hızın, nihilizmi besleyen ve hatta yepyeni bir formülasyon içinde onu yeniden inşa eden bir süreçler bütünü olduğunu hissediriyoruz. Kitleler, her türlü anlam ve anlamlandırma çabası karşısında bağışıklık kazanmış bulunmaktadır. Kendini haber veren ve dayatan bu yeni nihilizm formunun, 19. ve 20. yüzyılın felsefi, ideolojik ve estetik nihilizmleriyle herhangi bir benzerliği yoktur.
Kullanıcı Yorumları