İçindekiler:
Yeni Liderler
Daniel Goleman, “akıllılık“ kavramını değiştiren Duygusal Zekâ ve bunun iş yerindeki önemini vurgulayan İşbaşında Duygusal Zekâ adlı kitaplarından sonra, tanınmış araştırmacılar Richard Boyatzis ve Annie McKee ile birlikte bu kavramın liderlikteki rolünü araştırıyor.
örgütsel başarı ya da başarısızlıkla “başat liderlik“ arasındaki sinirbilimsel bağlantıları açığa çıkaran yazarlar, liderin duygularının bulaşıcı olduğunu, örgüt içinde yaydığı enerji ve coşkunun başarıya; olumsuzluk ve ahenksizliğinse başarısızlığa yol açtığını savunuyorlar. Dünya çapındaki örgütlerde yıllardır yapılan analizlerden yararlanarak, ahenk yaratan liderlerin -başkanlar, yöneticiler, eğiticiler ya da siyasetçiler- empati ve özbilinç gibi yeterliliklerini kullanmanın yanı sıra, duruma uygun olan liderlik tarzlarına başvurarak zirveye çıktıklarını gösteriyorlar. Liderlerin zaman içinde duygusal zekâ yeterliklerini geliştirip sürdürmeyi; insanları esinlemeyi ve motive etmeyi; ekiplerde ve örgütlerde ahenkli liderliği geliştirmeyi; ahenkten güç alarak mali performansı yükseltmeyi öğrenebilmeleri için bir süreç öneriyorlar.
Alanı ve kademesi ne olursa olsun, her liderin mutlaka okuması gereken bu kitap, liderlik sanatını sonuç alma bilimine dönüştürüyor.
(Arka Kapak)
Duygusal Zeka
“IQ“ ile ölçülen zeka, insanların okul ve iş yaşamındaki başarısını belirleyen değişmez bir etken midir öyleyse, neden yüksek IQ'lu çocuklar, ortalama IQ'ya sahip arkadaşlarına göre hayatta daha başarısız olabiliyor
Dr. Daniel Goleman, psikoloji alanında çığır açan bu kitabında, “EQ“nun “IQ“dan daha önemli olduğunu kanıtlıyor. “Duygusal zeka“yı, özbilinç, azim, dürtülerini frenleme, başkalarının duygularını paylaşabilme gibi özellikleri içeren bir zeka olarak tanımlıyor.
Araştırma bulgularına göre, duygusal zeka yoksunluğu, kişinin aile yaşamından mesleki başarısına, toplumsal ilişkilerinden sağlık durumuna kadar birçok alanda çok kötü sonuçlar doğurabiliyor. Ancak, Dr. Goleman'a göre, duygusal zeka doğuştan gelen bir özellik değil. İnsan beyninin yapısı dolayısıyla, çocuklukta alınan duygusal dersler, yaşam boyunca davranış tarzını belirliyor.
Başta eğitimciler ve ana-babalar olmak üzere, herkesin ufkunu açan bu kitabın çok önemli bir toplumsal mesajı da var: Demokrasinin topluma ne ölçüde mal olduğu, bireylerin duygusal zeka düzeyiyle doğrudan bağlantılı.
İşbaşında Duygusal Zeka
çığır açan kitabı Duygusal Zeka ile gündelik söz dağarcığımıza yeni bir deyim katan Daniel Goleman, yine devrim yaratacak bu kitabında, işyerinde başarının ölçütünü yeniden tanımlıyor. İş dünyasındaki liderlerle kurduğu bağlantının yanı sıra 500'den fazla şirkette yapılan incelemelerden elde edilen verilere dayanarak, her alanda yıldız elemanları ortaya çıkaran becerileri açıklıyor. Başlangıç düzeyindeki işlerden en üst yönetime kadar, başarıyı getiren en önemli etkenin IQ, teknik uzmanlık ya da parlak diplomalar değil, duygusal zeka olduğunu kanıtlıyor ve bu alandaki yeterliklerin günümüz iş piyasasında taşıdığı birincil değeri gözler önüne seriyor.
Beyin bilimi ve insan davranışlarıyla ilgili son araştırmalara göre, hepimiz duygusal zekamızı genişletme potansiyeline sahibiz. Goleman, bu paha biçilmez yetenekleri geliştirmemiz için bilimsel verilere dayanarak bize yol gösteriyor ve geleneksel şirket eğilimlerinin neden zaman kaybından ibaret olduğunu açıklıyor.
İşbaşında Duygusal Zeka, önümüzdeki yıllarda şirketlerin çalışma biçimini ve onlara önderlik eden kişilerin davranış tarzını kesinlikle değiştirecektir.
Sosyal Zeka
Sosyal Zekâ; aile içinde anne-babalar; iş örgütlerinde, (okul, hastane, STK'lar gibi) insanlara hizmet vermeyi amaçlayan kurumlarda veya (cezaevi, ıslahevi gibi) insanları yeniden topluma kazandırması beklenen yerlerde, yöneticiler ve çalışanlar için en yararlı rehberlerden biri olacaktır.
Kullanıcı Yorumları