Okuyucunun merakını hep canlı tutan, entrika, ihanet ve intikam kokuları saçan, heyecan dolu, sürükleyici bir bestseller...
Her şey 1981 yılı Temmuz ayının son Pazartesi günü, tarihi bir mekâna ev sahipliği yapan Avebury köyünde başladı. Sıcak ve sakin bir öğleden sonra genç bir kadın, bir erkek ve iki kızdan oluşan üç kardeşle birlikte tarihi taşlara doğru yürürken, köyün barında Griffin adlı birini bekleyen genç bir adam onları izliyordu. Nereden geldiği belli olmayan bir adamın, üç kardeşten en küçük kızı minibüse bindirip kaçırmasıyla sükûnet bozuldu:
“Hepsi topu topu bir saniye sürmüştü. Biraz sonra herkes koşacaktı. Oğlan çocuğu ağlayacaktı. Kadın çığlık atacaktı. Red Lion'un önünde bira içen adam, gözleri kızın asfalt üzerinde yayılan kanlarından kırmızıya boyanan mavi-beyazelbisesine atlayacaktı. Kızın gözleri adamınkilerle buluşmuş görünecekti. Ve o gözler bir daha görmeyecekti.“
(Tanıtım Yazısından)
Kullanıcı Yorumları