Toplumsal bir varlık olan insanın, daha iyiye ulaşma gayretlerinden biri olan göç hareketleri, tarih kadar eskidir, hatta kimi zaman bireysel ve toplumsal tarihin seyrini değiştiren, tarihi yeniden yazan bir olgu olarak tarihin önündedir, tarihi yapandır. Göç, bazen bir değişimin sonucu, bazense birçok değişimin habercisidir. Bireysel ve toplumsal dönüşümlere kaynaklık eden göç hareketleri, geri dönüşü olmayan değişimleri beraberinde getirir. İnsan hayatında, toplumsal yaşamda kalıcı izler bırakır.
Bu kitapta göç olgusu ve göçmen kimliği İsveçli Türkler örneğinde incelenmektedir. 1960'lı yıllardan itibaren Türkiye'den Avrupa ülkelerine doğru başlayan emek göçü sonrasında İsveç'e yerleşen Türk göçmenlerin entegrasyon durumları, kimlik ve aidiyet algıları, kültürlerarası iletişim pratikleri, karşı karşıya kaldıkları toplumsal problemler çalışmanın temel konusunu teşkil etmektedir.
Kitapta ayrıca bir Avrupa ülkesi olarak İsveç'in uyguladığı göçmen politikaları ve göçmenlerin sosyal konumları incelenmekte; İsveç'te yaşayan Türk göçmenlerin, resmi veriler ışığında, güncel sosyo-demografik ve ekonomik özellikleri hakkında bilgi verilmektedir.
Kullanıcı Yorumları