Bir insanın gelip geçici şeylerin, hayallerin, hatıraların değil gerçeklerin peşinde olması gerekir. Elbette hatıraları, geçmişi de unutmak olmaz, ama oralarda da saplanıp kalmamalı insan. Geçmişten alacağı dersi alıp, bir daha eski hataları tekrarlamamaya çalışarak geleceğe bakması gerekir.
Kime sorsanız herkes kendi yaşadığı hatıraların güzelliğinden şimdilerde o günleri bulamamaktan, zamanın değiştiğinden şikayet eder.
Ama aslında zamanda bir değişiklik yoktur. Ta ilk başından beri gün yine yirmidört saat, saat yine altmış dakikadan oluşmaktadır. Bozulansa maalesef sadece insanın kendisidir.
Eğer bizler gerçekten istekli olsak yüzyıl önce yaşadığımız sevgiyi, sadakati aynı güzelliğiyle, o hep suçladığımız zamana rağmen yine yaşarız. Geleceğe umutla baktığımız zamanda anılardan, geçen güzel günlerden o kadar fazla rahatsız olmayız, çünkü gelecek bizlere umut vaad eder.
(önsöz'den)
Kullanıcı Yorumları