Dinimizin belirlediği tesettürün hükmünü, şeklini fayda ve hikmetlerini bilmemiz önem arzetmektedir. Zaman içerisinde örtünmenin hükmü ile ilgili görüşlerinde dile getirildiği göz önünde bulundurulursa, Müslümanlar olarak her konuda olduğu gibi örtünme konusunda da esas olan bir Müslümanın mensup olduğu dinin belirlediği ölçüleri esas almasıdır. Batılılaşma adına kılık kıyafet ve giyim tarzından vazgeçmek bize bir şey kazandırmaz. Kalkınmanın ve asrın teknolojsine ulaşmanın yolu ahlaki değerlerimizden ve kılık kıyafetlerimizden vazgeçmek değildir.
İnsanın yaratılışı ile var olan duygulardan bir tanesi de insanın ayıp ve çirkin karşıladığı şeyleri yapmaktan uzak tutan “utanma“ duygusudur. İnsanlar, Hz. Adem'den itibaren sözkonusu utanma duygusunun gerektirdiği örtünmeyi bir şekilde uygulamaya devam etmişlerdir. Ancak burada yanıtlanmasına ihtiyaç duyulan önemli bir soru akla geliyor: örtünmenin utanma duygusunu tatmin edecek en uygun şekli nedir Aykırı giyim tarzlarının sebep olduğu olumsuzluklar nasıl giderilecektir
İşte İslam, yaratılışta bünyemize yerleştirilen duyguları dikkate alır ve hükümlerini bu duygularla uygunluk arzedecek şekilde belirler. Elbette ki, utanma duygusuna en uygun bir örtünmeyi de insanı ve duygularını var eden Yüce Yaratıcı belirleyecektir.
(Arka Kapak)
Kullanıcı Yorumları