Klasik hadis usûlü, asıl “hadis“ adını almaya layık olan “metin“in tenkidinden ziyade ağırlıklı olarak “isnad“ tenkidine önem vermiştir. Bu elbette hiç metin tenkidi yapılmadığı anlamına gelmemektedir. Ancak yapılan bu tür tenkidler son derece mevzii olup, en azından isnad tenkidine eşdeğer bir öneme sahip olmamıştır. Dolayısıyla klasik hadis usûlünün “isnad merkezli“ bir usûl olduğu ve bu sebeple “insan usûlü“ olarak adlandırılmaya daha layık olduğunu söylenebilir.
Gerçek bir hadis usulü ise metin ve isnaddan meydana gelen hadisin bu her iki kısmına ve özellikle de sözün kendisine, “metin“e gereken önemi veren bir usül ise Ehl-i Hadis-Şafii çizgisinde geliştiren klasik hadis usulü değil, usul-i fıkıh ulemasının ve özellikle de Ehl-i Re'y'in usulcüleriyle Mu'tezile usulcülerinin usul fıkıh literatürü içerisinde geliştirmeye çalıştıkları bir hadis usulüdür.
(Arka Kapak)
Kullanıcı Yorumları