Dönem dönem esnaftan bazı yakınmalar duyarız: “İşler çok kötü abi. Yaprak kımıldamıyor. Siftahsız akşamı yapıyoruz...“ Sanayicilerimizin ve büyük işadamlarımızın yakınmaları ise tabii ki daha üst perdeden; hükümet ve bürokratları hedef alan türden... Enflasyon, faiz oranları, gümrük duvarları, kotalar, vergi ve iş güvenliği yasaları, teşvikler... Her dönemde, çeşitli sektörleri olumsuz etkileyen uygulama ve gelişmeler var. Ve bunların sonucunda haklı olarak şikâyetler, işlerin kötüye gittiğinden yakınmalar...
Ekonomisi çok istikrarlı birkaç ülke hariç bütün dünyada durum böyle aslında. Bu yüzden olsa gerek, Batılılar “sorunları değil fırsatları konuşalım“ ilkesini benimsiyorlar.
Pazarlama İletişimi Uzmanı olan Kemal Kaptaner'de, 'Yeni bir yılın henüz başındayken karamsar olmaya gerek yok' diye düşünüyor. 'Her şeye rağmen işlerimizi düze çıkaracak bir yol bulabilmeli, yeni bir paradigma, yeni bir bakış açısıyla tıkanıklıkları aşmalıyız. Ekonominin gidişatından, işlerin kötü oluşundan şikâyeti bırakalım' diyor. Ya ne yapalım İşler kötüyse reklâm yapın! İşler düzelirse reklâma devam edin...
Kullanıcı Yorumları