İnsanlık tarihinde aile her zaman önemli bir role sahip olmuş ve insanların bir “toplum” haline gelmesinde en büyük görevi üstlenmiştir. Kuşkusuz insanlığın temeli ailedir ve tarihe baktığımızda ilk toplumun aileden meydana geldiğini görürüz. Kur'an'da bu konuya temas edilerek ilk yaratılan insan âdem ve Havva'nın aile olarak yaşadığı bildirilmiştir. İnsanın gelişimi ve temel özellikleri kalıtım ve çevre etkileşimi sonucunda oluşur. Aile ise kişinin ilk sosyal çevresidir ve bu açıdan baktığımızda aile, küçük bir toplum mesabesindedir. Hatta denebilir ki, aile sadece insanlığın değil, aynı zamanda medeniyetin ilk kaynağıdır. Toplum bireyden; bireyler aileden yetişir. Toplumun en küçük yapı taşı olan aile ne kadar sağlam olursa bundan meydana gelecek toplum da o derece güçlü olur.
Kur'an-ı Kerim'deki aile hayatıyla ilgili ayetlerin araştırılarak dini, ekonomik, sosyal, psikolojik, felsefi ve vb. bir çok yönden ele alınması konusunda büyük bir ihtiyaç söz konusudur. çünkü, günümüzde karşılaştığımız en büyük sorunlardan biri, ailelerin geçirdiği sosyal sarsıntılardır. Ayrıca şahit oluyoruz ki birçok aile, ailenin nasıl inşa edildiğine dair İslam'ın sunduğu birçok ilke, prensip, tavsiye ve çözüm önerilerinden habersizdir. Dolayısıyla ailede meydana gelen problemlere sağlıklı çözümler bulunamadığından boşanmalar meydana gelmektedir. Boşanmalar ise, toplumda ayrı bir sosyal problemin kaynağı olma yolunda artmaktadır.
Kur'an'a ve Peygamberimiz (s.a.s)'in sünnetine uygun şekilde bir aile kurmak ve temiz bir nesil yetiştirmek, her müslümanın görevidir. Bu ihtiyaç ve gereklilik doğrultusunda Kur'an'ın sunduğu aile yapısını esas alarak günümüz ailelerin karşılaştığı çeşitli problemlerin çözümüne mütevazi bir katkı sunacak ümidiyle bu çalışmayı gerekli gördük.
Kullanıcı Yorumları