Metafizik bir alemi ifade etmenin güçlüğü bilinen bir gerçektitr. çünkü bildiğimiz anlamda zaman-mekan mefhumlarının bulunmadığı veya en azından niteliğinden haberdar olmadığımız bir alemin tasvirini yapmak ve bu alem hakkında içinde bulunduğumuz dünyanın şartları içindeki gücümüze ve anlayışımıza göre konuşmak oldukça netameli ve zor bir iştir.
çünkü cehennemdeki muhtevayı ve unsurları bizim bildiğimiz kavramlarla ve nesnelerle karşılamak gibi zor bir durumla karşı karşıya kalmaktayız. Ancak Kur'an cehennem hakkında bizim anlayabileceğimiz dil ve kavramları kullanmış cehennem ve azabını maddi unsurlarla izah etmiş,bizim idrak ve algılarımız dışındaki gaybi alemi teşbih mecaz ve sembolik ifadelerle ifade etmiştir.
Bu anlamda müteşabih olarak kabul edilen ahiret, cennet, cehennem; Allah'ın insana ve evrene yönelik tavrını ifade eden sıfatlar muhatapta anlaşılır olması çeşitli sembolik anlatım üslupları ile ifade edilmişlerdir. İmam Matüridi'nin (ö.333/944) zikrettiği gini Kur'an'da gayb konuları, alem-i şühud'da yaşayan insanın anlayabilmesi için müteşabih bir dille anlatılmıştır. Allah bu ifadelerle insanın algı düzeyini aşan durumları, anlaşılır hale getirmek için sembolik anlatım tarzını kullanmıştır.
Nesneler dünyasına teşbih, mecaz ve semboller penceresinden bakmak, düşünceye başka bir kanal açmakta ona hakikatin bizlere kadar uzanan, ama gerçek akış noktası çok aşkın bir yerlerde olan dalga boylarıyla ilahi frekanslarla karşılaşma imkanı sağlamaktadır.
Gaybi olanın tasvirine yönelen sembolleştirme teşbih ve mecaz işte bu gizli ve örtülü olana ulaşmak için bir sondaj; sezilen, ama düşünce ve algılarımızın hakimiyet alanı dışında kalan bir olguya yaklaşabilme onu his ve idrak alanımıza indirebilme ve anlayabilme çabasıdır.
Kullanıcı Yorumları