Müslüman Türk kültürüne, yeni bir eser kazandırmanın mutluluğu içindeyiz.
Asırlarca evvel yazılan, elden ele gezen, dillerde dolaşan, gönüllerde uçan; özelliğini yitirmeden zamanımıza kadar gelen değerli bir eserle el ele, gönül gönülesiniz.
Meydana gelen her eser; büyük bir sevdanın, ağır basan aşk yangınının sonucu oluşur, gelir...
Acaba; altının, gümüşün yanıp yanıp temize çıktığı kadar ne yanmış, ne arınmıştır!.
Büyük gönüldeki sevda büyük olur. O büyük gönüldür ki; içinde volkanlar, yanar dağlar vardır. Onun çektiği ahla eldeki sayfa tutuşur. Niye yanar, neye yanar, kim bilir!. Onu bileni kim bilir.
Yazıcıoğlu, o yananlardan biridir; bu eserin 558. sayfasında şöyle diyor:
Senin vasfın kitabını yazarken Yazıcıoğlu; Yanar canı, eder ahi, elinde tutuşur evrak..
(Kitabın İçinden)
Kullanıcı Yorumları