Nazımla Son Söyleşimiz %17 indirimli

Nazım’la Son Söyleşimiz

ISBN
9789752970533
Yazar
Yayıncı
Sayfa Sayısı
396
Nazım ölmüş, birden dünya paramparça olmuştu. Sanki zamanın kendisi de durmuş gibiydi. İnsanın içinde bir şey, beyin mi, yürek mi, ruh mu, olup bitene karşı çıkıyor, reddediyordu inanmayı. En akıl almaz olanı da geride kalan Yazının devamı...
13,00 TL
%
17
İndirimli
10,79 TL Kazancınız: 2,21TL
Satışta değil
Telefon Kodu : 497044
 

Ürün Özellikleri

Nazım ölmüş, birden dünya paramparça olmuştu. Sanki zamanın kendisi de durmuş gibiydi. İnsanın içinde bir şey, beyin mi, yürek mi, ruh mu, olup bitene karşı çıkıyor, reddediyordu inanmayı. En akıl almaz olanı da geride kalan yalnızlıktı Vera için.
Yurdunu, Türkiye'yi görme isteği çılgınca bir tutkuydu Nazım'da. Düşlerinde oraya sayısız yolculuk yapmışlardı birlikte. İstanbul'u, Ankara'yı, Anadolu'yu, tüm ülkeyi dolaşmışlardı. Böylece bu güzel ülke gizemli bir biçimde girmişti Vera'nın yaşamına da, akrabası olmuştu onun. Vera Tulyakova, Ataol Behramoğlu'nun da belirttiği gibi nefis bir dille kaleme aldığı anılarını yayınlarken, aklına sadece tek bir kuşku takılıyordu: Onun bu derece özel, kişisel anıları, o çok güzel, o ışıl ışıl, o tertemiz insanı. Nazım Hikmet'i birazcık olsun yansıtabilecek miydi
Nasılsın Tulyakova, ne alemlerdesin
Saman sarısı saçlar nasılsınız
Ne alemdesiniz mavi kirpikler
(Arka Kapak)
........
Dün gece bavulumu hazırlıyordun,
omuzların kederliydi,
belki değillerdi de, bana öyle geldi, kederli olmalarını
istediğimden.
Bu sabah kar aydınlığıyla uyandım.
Moskova uykudaydı, sen uykudaydın.
Saçların saman sarısı, kirpiklerin mavi,
Ak boynun uzundu, yuvarlaktı
ve kırmızı, kalın dudaklarında keder,
belki değildi de bana öyle geldi, kederli olmalarını
istediğimden
Ayaklarımın ucuna basıp yan odaya geçtim.
Fotoğrafın masamda bir yaz güneşine bakıyor, başını
kaldırmış profilden
Umrunda değil gidişim.
........
Odaya girdin.
Yüzüme bakıyorsun şaşkın, kederli;
Belki keder değil de uyku mahmurluğu bu.
“Beni geçirmeye gelme“dedim,
oysa ki beni geçirmeni istiyordum bilmediğin kadar.
Kilitledin bavulumu kendi elinle.
Ben açtım kapıyı merdiven sahanlığına çıktım.
Sen içerde kapıyla çerçeveli bir bahar manzarasıydın, bir
Bahar manzarası öğle aydınlığında, yapraklarla
Sular som parıltı, gölgesiz.
Kapadım kapıyı üstüne.
........
Nazım Yaşıyor Bu Kitapta
Kocasının ölümünden iki hafta sonra bir gece onun çalışma odasının kapısını açtı ve ilk kez onsuz girdi odaya. Herşey her zamanki gibiydi. Elyazmaları, açık duran Türk klavyeli yazı makinesi, gözlüğü, bir paket sigarası. Elinde Nazım üzerine yazılmış, makineye çekilmeyi bekleyen bir şiir. Kağıdı makineye taktı ve ilk dizeyi yazdı. “Neden öldün Nazım“ Bir süre sonra tüm sayfa bu dize ile dolmuştu. Elli, belki yüz kez yinelenmiş bir soru. Böylece Nazım'la kağıt üzerinde konuşmaya başladı Vera Tulyokova Hikmet. İki yıl boyunca her gece.
Nazım'la Son Söyleşimiz, bu iki yıl boyunca süren bir vedalaşmanın ürünü. Şairin Rusya'da geçirdiği yıllar boyunca ona can yoldaşlığı etmiş dramaturg ve sanat tarihi uzmanı son eşi Vera, birliktelikleri boyunca birçok konuşmalarının notlarını tutmuştu. Önceleri Moskova'da yayımlanmasına izin verilmeyen eser yazıldıktan ancak üç yıl sonra okurlarıyla buluşabildi. Türk okurlarla buluşabilmesi ise, 1987 yılında Vera Tulyakova'nın o yıllarda Nâzım'ınkine benzer bir kaderle Paris'te sürgünü yaşayan bir başka şair olan Ataol Behramoğlu'nu bulup ondan kitabı çevirmesini rica etmesiyle oldu.Elle tutulurcasına somut bir Nâzım portresi çizen Nâzım'la Son Söyleşimiz, Behramoğlu'nun deyişiyle Nâzım Hikmet'in gerek kişisel yaşamı, gerek toplumsal konumu bakımından tartışmalara yol açabilecek bir kitap.

Boyutlar

0x0

Kağıt Tipi

3. Hamur

Kullanıcı Yorumları

Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
3D Güvenli Alış Veriş
Taksit Sayısı
Taksit tutarı
Genel Toplam
1
10,79   
10,79   
×
Kapat