Cumhuriyet tarihini, değişik fonksiyonlar ve özellikleri açısından numaralandırma işlemini (2. Cumhuriyet gibi) ve “Kurtuluş Savaşı'nın anti emperyalist olmadığı“ tezini, 1973'te ortaya süren Küçükömer, öteden beri özgün düşüncelerinden dolayı “ambargo“lu idi. Kimliğine karşı konulan bu “ambargo“yu kimler, daha da ağırlaştırmak için, gizli/açık tavır almadı, ittifaklara girmedi ki
Bu “ambargo“ya rağmen Küçükömer, temel sorusuna cevap aramaya devam etti. “Ben Doğu'lu muyum yoksa Batı'lı mıyım“ sorusuna cevap vermek, bir ömür aldı dense doğru olur. Doğu toplumunda doğan, Batı'dan etkilenen bir bilim adamı olarak “dşünmeyi yasaklamış bir toplumda“ bugün sivil toplumu savunun bir çok kişinin ilk esin kaynağı oldu. Onlar gerçeği belirtmese de, onlara yön ve hedef gösterdi. “Neyiz ki Neyi değiştirebiliriz“ diye sormuştu. Düşüncelerine konulan ve resmen ilan edilmemiş “ambargo“yu hayatının her döneminde, kahredici bir yalnızlık biçiminde hissederek yaşadı. Bu kitapta, “sivilleşme“ konusundaki bulgularını okuyacaksınız.
(Arka Kapak)
Kullanıcı Yorumları