Rehberlik meslek olarak özellikle gençlere çok cazip gelen bir alandır. Bu alanda çalışmanın elbette yeni insanlar tanıma, kültürel birikimini artırma, kendi ülkesinin birçok yöresini tanıma, yurt dışına çalışıyorsa başka ülkeleri gezip görme, değişik kültürlerden farklı insanlarla tanışma, kimi zaman güçlü dostluklar oluşturma gibi çeşitli avantajları, cazibeleri vardır.
Ancak uzaktan pek hoş ve çekici gelen bu meslek içine girildikçe bir yandan anılan avantajları nedeniyle bir virüs gibi insanın kanına işlerken öte yandan sürekli okuma, kendini geliştirme zorunluluğu, devamlı yüksek fiziki kondisyon gereksinimi, şımarık - kaprisli - ukala - sonradan görme - kültürsüz insanlarla da uğraşmak zorunda kalınması, gidilen yerlerin, yapılan turların biteviye tekrarlarının verdiği can sıkıntıları, gelir durumunun sürekli değişkenlik göstermesi bir süre sonra cazibelere galebe çalmaya, insanları daha dingin bir iş aramaya yöneltmektedir.
Bu kitabın birinci bölümünde seyahatin ve rehberliğin kısa tarihi gelişimi verilmektedir. İkinci bölümde Türkiye'de rehberlik eğitimi ve örgütleri; üçüncü bölümde ise tur çeşitleri ve grupların oluşumları incelenmektedir. Dördüncü bölümde kurumda görev alan elemanlar, rehberlere vurgu yapılarak betimlenirken, beşinci bölümde rehberlerin turizm sektörü içindeki yerleri, çalışma koşulları, meslek özellikleri gibi konular üzerinde durulmaktadır. Altıncı bölüm aslında turizm coğrafyasına egemen herkesin kolayca bilebileceği tur örneklerine ayrılmıştır. Yedinci ve son bölüm ise rehberlerin bir turu yönetirken gözetecekleri genel ilke ve kuralların derli toplu bir şekilde verildiği bölümdür.
(Giriş'ten)
Kullanıcı Yorumları