Çok zengin ve bir o kadar da cömert bir tüccar vardır. Yaşadığı şehrin önde gelen ticaret adamlarından olan bu zatın yüreği evlat sahibi olabilmek için yanıp tutuşmaktadır. Bu sebeple nerede dili dualı birisini duysa soluğu onun yanında almakta ve ondan yardım istemektedir. Bu gönülden yakarışları bir gün netice verir. Ay yüzlü erkek evladını kucağına ilk aldığında meçhul misafirin duası üzerinden geçen zaman bir yıl bile olmamıştır. Yıllardır hasretle beklediği oğluna kendi adını koyar: Said. Zaman çok çabucak ilerler...
Küçük Said, büyür, evlenir ve babası gibi ticaretle uğraşmaya başlar. Said'in, babasından aldığı bin altın sermayeyi çok iyi değerlendirmesi gerekmektedir. Altınlarıyla pazardan bir papağan (tuti) satın alan Said ve eşi Mahişeker'in hayatında aıtık her şey bu bilge tutinin sözleri etrafında şekillenecektir.
(Arka Kapak)
Kullanıcı Yorumları