“Türk Edebiyatı'nda çok bilinmeyen şair kimliğinin yanında modern öykücülüğün temelini atarak daha çok öyküleriyle tanıdığımız ömer Seyfettin'den sonra öykücülükte nerelerdeyiz“ diyerek öncelikle kendisini sorgulayan bazı yazarlarımız vardır ki, bunlardan birisi de Aşkım Akyıldız'dır. özgün anlatımıyla kaleme aldığı birbirinden güzel dokuz öyküsünü, “Edebiyat Bilimcisi“ olarak bilinen, araştırma ,çeviri, roman ve öyküleriyle yer edinmiş, pek çok ödül almış usta kalem Yüksel Yazarkaya övgüleriyle yeni kitabını okur beğenisine sunuyor.
(Arka Kapak)
“Aşkım Akyıldız üç şiir kitabından sonra şimdi öyküleriyle çıkıyor okur karşısına. Okurla buluşmaya acele etmemiş, demlenmiş taze öyküler. Demlenmişlik izlekleriyle özgün anlatımıyla ve hünerli kurgusuyla belli ediyor kendini. Tazeliği dilinin canlılığında, dilinin soluk alıp vermesinde. Birçok öyküde kurgu, betim düzeyiyle şiir düzeylerinin iç içe geçtiği çok boyutlu bir yapı. Anlatım ve betim nesnel düzeyi oluştururken, o düzeyi imgeleyen şiir düzeyine geçiyor, sonra yine epik anlatıma.
İzlekler yaşamın içinden ve çeşitli: ölüm döşeğindeki babaya doymamış özlem ve veda mersiyesi niteliğinde bir anlatım (Zaman İpektendi), kuşaktan kuşağa gölgesine sığındıkları tarihi çınarın hastalığına duyarsız, günü gün derken, kendi duygu ve umutları da kırılıp bükülen insanların, çınarın dökülen yaprakları gibi akıp giden yaşamları (çınarın Altında) v.b. Ana, baba, kardeşlerden uzun ayrılıkların çocuklardaki yürek akıcı özlemleri yürek yakıcı özlemleri, yaşamın telaşları...
Ortak yaşantı ve duyarlıkların farklı, ayrıntılı ve şiirli anlatımı...
Yüksel Pazarkaya-
(Tanıtım Bülteninden)
Kullanıcı Yorumları